Haber

Metin Lokumcu’nun Aile Avukatı Meriç Eyüboğlu: “Duruşma uzak bir tarih olan 1 Şubat’a ertelendi. Sadece 2 kişinin dinleneceği bir duruşma olacak.”

ESRA IŞIK PERVAN

Öğretmen Metin Lokumcu Aile avukatı Meriç Eyüboğlu, dün Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmanın ardından, “Maalesef duruşmayı 1 Şubat’a yani uzak bir tarihe erteledi. Sadece 2 kişinin dinleneceği bir duruşma olacak ve duruşmayı erteledi. Kısa bir duruşma olacak. 1 Şubat da uzak bir tarih.” “Davamızın geldiği uzun yolu düşünürsek tarih geldi. 1 Şubat’tan sonra ne olacağını hep birlikte göreceğiz. Ama nasıl bakarsak bakalım, bir süre daha Metin Lokumcu arkadaşlarla Trabzon Adliyesi önünde buluşmaya devam edeceğiz. En az 2 veya 3 duruşma daha var” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakan olduğu Artvin’in Hopa ilçesinde Öğretmen Metin Lokumcu’nun ziyareti sırasında çıkan olaylarda polisin biber gazı kullanması sonucu kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden 13 polis memurunun yargılandığı davanın 11’inci duruşması Bakan, Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde. Dün’de gerçekleştirildi.

“Davanın ne zaman biteceğini tahmin etmek hâlâ mümkün”

Avukat Meriç Eyüboğlu duruşmanın ardından şu açıklamayı yaptı:

“Bir duruşmayı daha yeni bitirdik. Yine Türkiye’nin pek çok yerinden hepimiz buraya geldik. Hopalılar biliyorsunuz yakın bir yerden gelmiyor. Bu davanın burada görülmesinin hiçbir mantıklı açıklaması yok. Defalarca söyledik ama tekrar söyleyelim, Hopa ana davası Hopa’da görüldü, hiçbir güvenlik tedbirine gerek kalmadan dava başladı ve 2011 yılında sonuçlandı. Mahkeme, adliyenin giriş ve çıkışında, salon içinde ve dışında sivil polislerin çağrılmasına bile gerek görmedi.Hopa ana davası Hopa’da görülürken “Cinayetle ilgili bu davanın hukuken açıklanması mümkün değil” Metin Lokumcu’nun cenazesi Trabzon’da tutulurken herhangi bir güvenlik sorunu yaşanmadı. Tamamen siyasi bir karardır, tamamen adaletsizdir. Sadece ailesi, arkadaşları, dostları ve Hopalılar değil, Türkiye’nin birçok yerinden dayanışma içinde gelenler de yollarda yok oluyor, bitmek bilmeyen bir yargılama süreciyle karşı karşıya kalıyoruz. 31 Mayıs 2011’in üzerinden uzun bir süre geçti ve davanın ne zaman sonuçlanacağını hala tahmin etmek mümkün değil. Bugün ne oldu? Son 3 duruşmada yaşananlar devam ediyor. Mahkeme, polisin 31 Mayıs 2011’de tuttuğu olay tutanağındaki polis memurlarının tanık olarak dinlenmesine karar verdi. 3 duruşmadır bu kişileri arayıp dinliyor ve durmuyor. Şu anda 2 kişi daha var. Dinlemeye gerek yok dedik, bu olay raporunun inandırıcı olmadığının, gerçek olaylara dayanmadığının tanık ifadeleriyle ortaya çıktığını söyledik. Kamera kayıtlarının olayın tam tersini gösterdiğini söyledik. Bütün bunları bir kenara bırakalım, 2 kişi dışında hepsini duydunuz dedik, şimdi anladınız ama mahkeme o 2 kişiyi dinlemeye karar verdi. Ne yazık ki duruşmayı uzak bir tarih olan 1 Şubat’a erteledi. Sadece 2 kişinin dinleneceği bir duruşma olacak ve kısa bir duruşma olacak. Davamızın kat ettiği mesafe dikkate alındığında 1 Şubat uzak bir tarih. “1 Şubat’tan sonra ne olacağını hep birlikte göreceğiz ama ne açıdan bakarsak bakalım en az 2-3 duruşma daha Trabzon Adliyesi önünde Metin Lokumcu arkadaşlarla buluşmaya devam edeceğiz.”

“HAKKI VE ADALETİ BULMAK İÇİN BURADAYIZ”

HEDEP İstanbul Milletvekili Özgül Saki, Metin Lokumcu’nun işçilerin sorunlarını dile getirmeye çalışırken hayatını kaybettiğini belirterek, şunları söyledi:

“Metin Lokumcu için, Metin hocamız için buradayız. Metin Lokumcu bir eğitim emekçisiydi ve aynı zamanda farklı illerde olsak da eğitim emekçilerinin sendikalaşma çabasında benim meslektaşımdı. 31 Mayıs’ta, 2011 yılında bir miting alanında hem eğitim emekçilerini hem de ekolojik krizi, çay üreticilerinin ve işçilerin sorunlarını bir araya getiren Metin Lokumcu, “Seçim yapmak istediği için biber gazıyla öldürüldü. Hakikat ve adalet arayışının peşinde koşan bizler, bu dava Trabzon’a sürülmüş olsa bile, Trabzon’da her zaman dayanışma göstererek hakikatin ve adaletin yerini bulmasını sağlamak için buradayız.”

“ARTIK BEKLEYECEK SABRIMIZ VE YETERİMİZ YOK”

Metin Lokumcu’nun ailesinin avukatlarından Haktan Özkan şunları söyledi:

“Hala gerçeğe ait hiçbir şeye ulaşamadık. Bizim için gerçek aslında kolay, basit ve anlamlı. Aradığımız gerçek şu ki Metin Lokumcu’nun katillerinin bir an önce cezalandırılması gerekiyor. Çünkü aslında ölümünden 10 yıl sonra yapılan bir yargılamadan bahsediyoruz. 3 yıl boyunca kovuşturma sürecini sürdürdü, meslektaşımın da belirttiği gibi devam edecek gibi görünüyor. Buradaki hakikat talebimiz o kadar gerçek ve o kadar acil ki. artık bekleyecek sabrımız ve gücümüz yok. Bu Metin Hoca’nın ailesi için de geçerli. Davayı takip eden kamuoyu için de geçerli, demokratik kamuoyu için de geçerli. Bu nedenle bu konuda bir karar verilmesini istiyoruz. Bu belgeyi bir an önce alın, bunun için ne yaptık? Bugün ayrıntılı olarak hazırlanan olay tutanağını imzalayan 26 kişiyi dinledik. Bunu ifade etmeye çalıştık ama 28 yaşına geldiğimizde hiçbir şey değişmeyecek. Geriye kalan son 2 polis memuru ile tutanağı imzalayan 2 polis memurunun da tanık olarak dinlenmesine karar verildi. Kaldı ki dönemin Hopa kaymakamı ‘Emir verdim’ dedi, gelsin burada tekrarlasın, ‘Emir verdim’ desin. Acaba şunu görebilecek miyiz diyebilecek mi? Biz bunu talep ettik ve tanık olarak dinlenmesini istedik. Hopa halkına gazlı tüfek tutan Başbakanın savunma müdürü tüfeği yanındaki gaz polisinden alıp gazlı tüfeği doğrudan Hopa halkına doğrultsun, gelin dinlenin, bakalım olur mu? Herhangi bir eğitimi var ve o gazı bu kadar kullanabiliyor. Dolayısıyla taleplerimiz de reddedildi ama biz bir gerçeğe ulaşmak istiyoruz. Bunu daha önceki duruşmalarda da dile getirmiştik, bu çok acı bir sorun, şimdi de söylediğimiz gibi yine söylüyoruz. 11 yıl önce Hopa’da basın açıklaması yapılmak istendi, eylem yapılmak istendi ve Metin hocayı orada kaybettik. Belki çok daha fazla insanı kaybedebilirdik. Bu basın bülteninin bugün güvence altına alınabileceğine dair bir garantimiz var mı? Hayır yapmayız. Belki bu deneme garanti altına alınacak, belki de bu denemenin sonunda böyle bir garantiyi alacağız. Bu ülkenin kolluk kuvvetleri protesto hakkını kullanan bir vatandaşa göz yaşartıcı gaz kapsülü atamaz, ona işkence edemez, dövemez. Belki bu kararı alacağız ve bu basın açıklamasını yaparak kullanacağımız birçok hakkımızı garanti altına almış olacağız. Bu bizim hakikate ve hakikate dair en büyük arayışımızdır. “Bu davayı avukatlarla, Metin Hoca’nın ailesiyle, Metin Hoca’nın yoldaşlarıyla, basınla ve tüm demokratik kamuoyuyla takip etmeye devam edeceğiz. Onlar bu davaya son veremezlerse biz de er ya da geç bitireceğiz.”

Kaynak: ANKA / Yerel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu